
COVID-19’un hayatımıza ve spor müsabakalarına yaptığı olumsuz etki neticesinde planlanan tarihten çok daha geç oynanan EURO2020, hem Türkiye’nin de mücadele edecek olması hem de her turnuvada olduğu gibi futbolun aktüel durumunu da sahneye koyması adına oldukça heyecan verici bir müsabaka görüntüsündeydi. Türkiye turnuvanın hayal kırıklığı yaratan takımlarından birisi olurken, turnuvanın “enleri” üzerinden değerlendirebilecek de birçok istatistiği ortaya çıktı.

“En Genç” ve “En Başarısız Takım”: Türkiye
2002’de yapılan Dünya Kupası’nda 3’üncü olduktan sonra EURO2008’de de Yarı Final oynama başarısı gösteren Türkiye Futbol Milli Takımı’nın EURO2020’ye katılan jenerasyonu birçokları için en heyecan verici jenerasyonlardan birisiydi.
Milli Takım kadrosuna seçilen birçok oyuncu Avrupa’nın ileri gelen kulüplerinde çok iyi performans sergileyen ve hatta kulüpleri için vazgeçilmez olan oyuncular olarak nitelendiriliyordu.
Bununla birlikte sadece Türkiye futbol basını değil Avrupa’nın da birçok spor kuruluşu Türkiye’nin beklentilerin üstüne çıkabilmeye ve sürpriz yapabilmeye en yakın takım olduğunu iddia ediyordu.
25 yaş ortalamasıyla birlikte turnuvaya katılan en genç takım olan Türkiye’nin başında ise Avrupa Şampiyonası‘nın en yaşlı teknik direktörü olan 69 yaşındaki Şenol Güneş vardı.
Türkiye, turnuvanın açılış maçında organizasyonun favorilerinden birisi olan İtalya karşısında hayal kırıklığı yaratan bir performans göstererek sahadan 3-0 mağlup ayrıldığında çok büyük bir kırılma yaşadı ve bu durum Galler ve İsviçre ile oynanan maçlara da yansıyınca Türkiye, sadece 1 gol atabildiği ve 8 gol yediği turnuvaya veda etmek zorunda kaldı.
Bu süreçten sonra Dünya Kupası Elemeleri maçlarında da kötü performanslar alan ve avantajını kaybeden Türkiye, teknik direktörü Şenol Güneş ile de yollarını ayırmıştı.

En Başarılı Takım: İtalya
Turnuvanın mutlak favorisi olan İtalya, finalde de İngiltere’yi mağlup ederek kupayı müzesine götüren takım oldu ancak daha da önemlisi özellikle Yarı Final’de oynadığı Belçika maçına kadar çıktığı her maçta futbol anlamında da inanılmaz işler ortaya koymayı başardı.
Türkiye, İsviçre ve Galler ile aynı grupta yer alan Gök Maviler, bahsedildiği gibi ilk maçta Türkiye’yi 3-0 yenerek açılışı yaptıktan sonra İsviçre ve Galler karşısında da 3-0 ve 1-0’lık galibiyetlerle grup aşamasını 10 gol atarak ve hiç gol yemeyerek tamamladı.
Son 16 Turu’nda Avusturya karşısında da iyi bir performans ortaya koymasına rağmen ancak uzatmalarda galip gelebilen İtalya için bu zorluğun acısı Çeyrek Final aşamasında rakip olunan Belçika’dan çıktı.
Belçika karşısında ilk yarıda attığı 2 golle sahadan galibiyetle ayrılan İtalya, eski günlerini arayan ve gelecek turnuvalarda tekrar çok tehlikeli bir takım haline gelebileceğinin sinyallerini veren İspanya ile penaltılara kadar giden mücadeleyi de kazanmayı başardı.
Turnuva tarihinin en dramatik finallerinden birisinde İngiltere’yi penaltılar sonucunda eleyerek kupayı müzesine götüren Maviler, Türk futbolseverlerin Galatasaray’dan tanıdığı Roberto Mancini’nin yönetiminde çok uzun bir süre namağlup yola devam etti.